ADA & Buğra 

Yeni doğan bir bebeğin, babasının parmağını sıkarken aslında onu kendisine sonsuz dek kelepçeyle mahkum ettiğini öğrendim

Gabriel Garcia Marquez / veda mektubu

 ADA Büyüyor keşke bu kadar çabuk büyümese...




Zaman o kadar hızlı akıyor ki.....Bu resimler Ekim ayında Kurban Bayramında minik kızımla tatile gittiğimiz Antalya'da çekildi....Eski resimlere bakıyorum şu an çektiklerime bakıyorum ve gözlerime inanamıyorum...Benim bebeğim büyüdü ve artık kocaman bir kız....

Dans ediyor, şarkı söylüyor, ben ne giyiyorsam aynen öyle giyinmek istiyor...Kendi tercihleri var. Hoşuna gitmeyen şeyleri direk belirtiyor. İstemediği hiçbir şeyi yaptırmanız mümkün değil....

Babasına ve bana kafa tutuyor bizi talepleri konusunda ciddi şekilde zorluyor....Artık minik prensesim bebek değil gerçekten bir birey olduğunu farkında...Her gün biraz daha büyüyor ve büyümeye devam edecek....Bugünlerin keyfini daha  çok nasıl çıkarabilirim ona bakıyorum. Zaman akıyor günler haftalar aylar hızla geçiyor....İçimde sanki yeterli değilmiş bu zaman, yaşadıklarımız gibi bir his bırakıyor. Hep bir keşke ile yaşıyorum. Hep daha fazlası daha iyisi olmalı diyorum ....Geçmeyen bir pişmanlık denizi var içimde....Ama galiba anne olmak böyle birşey...Kızımla ilgili sanırım hep herşeyin daha fazlasını isteyeceğim yaptıklarım yapacaklarım sanırım hep yetersiz gelecek...Sevgim bile sanki ona yetmez gibi geliyor...Daha çok çok da fazla göstermeli....Büyüyor ve ben yetişemiyorum bu hıza gibi.....Umarım geçmişe dönüp baktığında güzel ve keyifle geçen ama hatıralar biriktirmesini sağlayabiliyoruzdur...Bu güzel yıllarının keyfini sürüyordur minik prensesim....

ADA'da okullu oldu...

Eylül 2013 itibari ile ADA Kuşu artık okullu oldu. 3 yaşını dolduran minik kuşumuz için okul tercihimizi babasının okulu olan Fevziye Mektepleri Vakfı Erenköy Işık Lisesi'nden yana kullandık. 03.09.2013 sabahı 10:00 da başladığımız bu yeni macerada 1 haftayı devirmenin haklı mutluluğunu yaşıyoruz. ADA kuşu ilk haftasını sorunsuz, ağlamadan, keyifle tamamladı. Hafta başı itibari ile sabahın 08:00 de bindiği servisi ile okulunun yolunu tutuyor ve 13:30 da okulda evimize geri dönüyor...

Yeni arkadaşlar edinerek yeni heyecanlar ile ADA sanırım artık bambaşka bir dünyada.... Minik kuşum büyümeye devam ediyor....

2013 Versiyon ADA Tatili....

ADA ile bu sene tatil hakkımızı Kıbrıs'tan yana kullandık..Bıdık kızım çok büyümüş...Bir kez daha anladık...


Artık ne istediğini bilen, gayet bilinçli ve her geçen gün keşfetmeye daha da meraklı bir küçük insan yetişiyor... 

Büyüdükçe onunla tatil yapmak daha da keyifli bir hal alıyor..Suda oynamak , kumda oynamak, bitmek bilmez sorularını yanıt vermek....

Kısacası minik bebeğinizin dünyayı keşfeden ve keyif olan küçük bir insan olma macerasına tanık olmak çok büyük mutluluk.....

Her gün ADA'ya bakınca aynı şeyi düşünüyorum. Bu dünyada yaptığım en güzel şey ADA...Verdiğim en doğru karar ADA....Hayatta benim için bizim için en büyük mutluluk ADA....

ADA Saati...

ADA her geçen gün biraz daha büyüyor. Temmuz ayında 3 yaşını kutlayacağımız kızımızın  artık başka başka heyecanları var. İnanılmaz derecede farkındalığı artan ADA için hayat şimdi çok değişik. Her dakika bir şeyler öğrenmek için bizi sıkıştırıyor. Sorularının asla sonu gelmiyor. Bazen cevap vermekte zorlandığımız durumlar olmuyor da değil.... Her şeyi merak eden ve her dediğinizi belleğine kaydeden ve hiç beklemediğiniz bir anda bize bunu hatırlata bilen birini asla yalanda söyleyemezsiniz yada başınızdan savamazsınız. En iyisi gerçeği yada gerçeğe en yakın olan cevabı onun anlayacağı şekilde vermenin yolunu bulmakta....Örneğin televizyon seyretmek konusunda  kurallarımız var. Belirli saatlerde ve sadece onun izleyebileceği çizgi filmler ile sınırlı...Ancak tesadüfen televizyonu açtığım bir anda karşımda bir poliseye dizi açıktı ve ben kanalı değiştirene kadar ADA yerde ölü olarak yatan bir adamı görmüştü bile...Tabi soruları arka arkaya sıralamaya başladı. "Adam neden yatıyor ? Uyuyor mu ? Neden yüzü o renk ? Makyaj mı yapmış ? " 

Ben durumu nasıl toparlamam gerektiğini bilemezken ADA gözlerini bana dikmiş merakla bakıyordu. Konuyu değiştirme şansımda yok....Bir nevi uyuyor denebilir dedim. Ölümü anlamak ve anlatmak için çok küçük bir çocuk için doğru kelimeler sahi nedir ? Çocuk gelişim kitaplarında sürekli çocuğunuzu dürüst olun sorularını içtenlikle yanıtlayın falan diyorlar ama böyle ölüm gibi derin konuları nasıl açıklamak gerektiğini kimse anlatmıyor....Masallara, perilere ve konuşabilen hayvanlara inanan minik melekler için değil bu konular.. 

İletişim konusuna çok takılan bir anne olduğumu kabul ediyorum. ADA' nın bebekliğinden hatta karnımda olduğunu bildiğimden beri sürekli onunla karşımda bir birey olduğunu dikkate alarak  iletişim kurmaya çalışıyorum.  Annemde hem bana hem erkek kardeşime aynen böyle davranıyordu. Şimdi ADA ile ileşim konusunda aynı titizliği devam ettiriyor.. Her zaman olduğu gibi bu konuda da kitaplardan yardım alıyorum. Prof.Dr. Sabiha Paktuna Keskin'in kitabı " Çocuklarla Doğru İletişim " oldukça başarılı... Benim gibi bu konulara takılan annelere tavsiyemdir....


ADA büyüyor ve doğru kelimeler doğru vücut dili doğru ses tonu onu yeni keşfettiklerini açıklamak için çok önemli...Bu konuda bana ve tüm annelere başarılar ....

ADA'dan Seçmeler

Sadece öyle bir kaç resim...Bu sefer başka söz yok...Güzel kızımdan kareler...

ADA Sosyal Olsun Derken...

ADA'lı yaşamın en önemli etkilerinden biri hafta sonlarında ailece en etkili, en eğlenceli ve en iyi şekilde zaman geçirmenin yollarını bulmak. Özellikle kış aylarında alışveriş merkezleri dışında yollar bulmaya çalışmakla geçiyor ömrümüz. ADA eğlensin bizimle olsun ve en önemlisi keyif alsın istiyoruz.

Resimlerden görüldüğü üzere buna bir kaç örneğimiz var... Farklı faaliyetlere ilk örnek ADA'yı " Balina, Yunus ve Fok'ların" gösterisine götürmek oldu. Dikkatlerini en fazla yarım saat toplayabildiklerini düşünürsek  havuzda gösteri yapan bu hayvanlara çocuklar resmen kitleniyorlar. Bu gösteriler hem keyifli hem eğlenceli idi.  Diğer bir aktivite ise ata binmekti ki ADA adının Şeker olduğunu öğrendiğimiz bu ata resmen bayıldı. Hala Şeker'i hatırlıyor ve kesinlikle tekrar binmek istiyor...Havalar biraz daha güzelleşince Çekmeköy tarafında keşfettiğimiz bu yere tekrar bir ziyarette bulunmak önceliğimiz...






Bir diğer örnek tiyatro gösterisi....ADA'nın gittiği oyun " Kayıp Balık Bam Bam"...İtiraf edeyim tiyatro oyunu diğerlerine göre biraz daha zorlu bir mücadele gerektirdi. Baştan biraz korktu. Ve biraz tedirgin oldu..Ama sonunda baktığınızda 45 dakikalık sürenin çoğunda müziklere eşlik edip dikkatle izliyordu...Tiyatro ziyaretine kısa bir süre sonra başka çocuk oyunları ile devam edeceğiz....

Bahar gelince yapacak şeyler bulmak çok daha kolay oluyor. Her çocuğun vazgeçilmesi parkta oyun oynamak gibi . ADA şu sıralar scootera binmenin derdinde....Öğreniyor, düşüyor ve çok eğleniyor... Hava güzel olduğunda dışarı çıkacağı, enerjisini boşaltacağı için bizde kesinlikle çok mutlu oluyoruz....

Ama yine de bana sorarsanız çocuklar için en önemli olan şey tüm hafta boyunca hasret kaldıkları anne ve babalarına kavuşmaları oluyor...Bazen hiçbirşey yapmayıp evde kalsanız bile onunla oynamanız yada yaptığınız işe onuda katmanız çocuklar için en büyük mutluluk oluyor.....